10 Kasım 2018
17:00
İLKE Derneği
İslam iktisadının yüzyıllardır ortaya koyduğu toplumsal kıvamı oluşturan ilkelere dünyanın yeniden ihtiyacı vardır. Başta zekât ilkesi ile sağlanmaya çalışılan malî ve iktisadî denge İslam toplumlarında daima refahı netice vermiştir. İslam’ın izlediği iktisat siyaseti daima toplumu önceleyen nitelikte olmasına karşın son asırda tam anlamıyla uygulanamamıştır. Ancak mevcut toplumsal yapı ve ekonomik durum göstermektedir ki İslam’ın iktisat siyasetlerini yeniden canlandırmanın vakti gelmiştir.
Zekât ilkesi bu açıdan hem İslam toplumları hem de tüm insanlık için sosyo-ekonomik adaleti sağlayacak kuşatıcı özellikleri olan bir kaidedir. Bireysel olarak ifa edilmesi mümkün olan ancak bireylere bırakıldığında ihmale uğrayan bu ilke yeniden kurumsal bir yapıya bürünmelidir. Asr-ı saadet ve sonraki dönemlerde olduğu gibi zekâtın mevcut düzende yeniden kurumsallaşması tartışılmalıdır.
Bu sunumda İslam iktisadının ilkeleri çerçevesinde zekâtın hem kuramsal hem de kurumsal yapısı tarihi ve mevcut kaynaklara birlikte işlenerek uygulanabilir zekât politikaları müzakere edilecektir.